Sayfa 12 HAZIRLIK bölümü
1-ruh hali dikkatli.resim,heykel ve edebiyat gibi sanat dallarında işlenebilir
2-heykelin malzemesi mermerdir.heybeninki iplik,karikatürün resim,kalem,kağıt.bu ürünlerin hepsi birbirinden farklıdır çünkü hepsinin malzemesi farklıdır.
3. soru cavabı
GÜZEL SANATLAR İÇİNDE EDEBİYATIN YERİ
Sanat insanın güzellik karşısında duyduğu heyecan ve hayranlığı uyandırmak için ortaya koyduğu yaratıcılıktır. Sanatın temelinde insan sevgisi, hoşgörü, yaratma özgürlüğü vardır.
Sanat insanın varlık şartlarından biridir. İnsanın olduğu her yerde sanat vardır.(Mağara resimleri, antik süs eşyaları, işlenmiş kap kaçak vb.) Sanatın amacı da zaten insanlarda güzel duygular uyandırmak, insan hayatını renklendirmek, güzelleştirmektir. Resim, tiyatro, şiir, dans, müzik ve kitapların olmadığı bir dünyada yaşadığımızı düşünürsek sanatın insan hayatı için ne kadar vazgeçilmez ve önemli olduğunu anlarız.İnsanlar kendilerini farklı araçlarla ifade edebilirler. Kimisi resimle, müzikle, dansla heykelle kimisi de şiirle, romanla, hikâyeyle yani edebiyat vasıtasıyla ifade ederler.İnsanoğlu hayatı boyunca güzeli istemiştir. Sözüne yazısına(edebiyat),sesine(müzi k)kullanabildiği renklere(resim),yaşadığı mekâna(mimarlık),işleyebildiği her türlü maddeye(heykeltıraş)güzellik vermek insanoğlunun yaşam felsefesi olmuştur ki bu da güzel sanatlar dediğimiz şubeleri doğurmuştur.Edebiyat bu güzel sanatların bir koludur. Edebiyat; sözde, yazıda, düşüncede, hayalde güzellik demektir.
Edebiyat; dil ile gerçekleştirilen, malzemesi dil olan güzel sanat etkinliğidir. Edebi eser öncelikle sanat değeri olan eserdir. Edebi eserlerde dikkatle kullanılmış bir dil vardır.
Bilim nasıl ki akla, mantığa, öğretmeye yönelik ise sanat da insan ruhunu doyurmaya, güzelleştir meye yöneliktir. [blogkafem.blogspot.com]
Sayfa 13 SANATIN ÖZÜ VE EREĞİ
1-eser sanat eseridirçünkü duygularla ifade edildiği için.
2-sanatın özünü değerlendirmektedir.Güzel sanatlarda işlenmez çünkü bir doğruluk kanıtlamaya çalışmaktadır,duygu yoktur.
3-aşk,sonsuz bir türküye benzetilmiştir.
4-insan etkinlikleri güzel sanatlarda etkilidir.güzel sanatlarda duygu ön planda oldugu için büyük ölçüde yer almaktadır.. [blogkafem.blogspot.com]
Sayfa 16
1- metnin başında ve sonunda üç nokta var buda devamı olduğu gösterir bize o yüzden de metin denmiştir.
2-gül ile diken diebilirim
3-edebiyatdili-edebi dil adlı metindeki sanat tanımına katılıorum ama sanat bu sınıflandırmadan da ibaret deildir.
4-iletişim yazı anlaşma sanat alanlarında kullanılmaktadır.
5-net cevap veremeyiz çünkü sanat insanlığın varoluşundan bu yana yaptıkları her türlü faaliyetlerle ortaya çıkmıştır.
6-Evet, Göktürk Kitabeleri ilk yazılı eserdir edebi metin olarak kabul edebiliriz.
Sayfa 17-18-19
2. soru :
* ilme önem verilmeye başlanması
*akeri alanda yapılan yeniliklerde başarılı olunmaması
*eğitim sisteminin çökmesi
*kuşakların eğitilmemesi
*savaşlarda toprak ve mal kaybedilmesi
*savaş tazminatı ödemsiyle ekon*****n bozulması
*merkezi otoritenin bozulması
*yönetmin bozulması
*bilim adamlarının yeniliklere kayıtsız kalması
*yeniçerilerin soru yaratması
*milliyetçilik akımlar
1. etkinlik -> boşluk olan yer
*yeniçerilerin yeniliklere karşı çıkmları.
*batılı devletlerin çıkar birliği yapmaları.
*askeriyede yapılan yeniliklerin kalıcı olmaması.
*maliyenin iyi yönetilmemesi
Değerlendirme Cevabları
1-B 2-C
3 doğru yanlış sorusu
D,D,Y,D
4.soru cevabı [blogkafem.blogspot.com]
Sanat en genel anlamıyla, yaratıcılığın ve/veya hayalgücünün ifadesi olarak anlaşılır. Sanat sözcüğü genelde görsel sanatlar anlamında kullanılır. Sanat, insanlığın evrensel bir değeridir ve kısıtlı veya değişik şekillerde bile olsa her kültürde görülür.
Zanaat; Maddi ihtiyaçları karşılamak için yapılan, öğrenimle birlikte tecrübe gerektiren, pratik bilgi ve el ustalığı ile yapılan iştir. İnsanların maddeye dayanan gereksinimlerini karşılamak için yapılan, öğrenimle birlikte deneyim, beceri ve ustalık gerektiren işe zanaat denir.
Sayfa 19 Yorumlama ve Güncelleme kısmındaki 3.soru noktalı yerin cevabı :
Ülkemizin diğer ülkelere daha iyi tanıtılabilmesi için ülkemizin güzelliklerini bir dergiye döküp reklam olarak dağıtabilir veya diğer ülkelerin televizyonlarında bizim ülkenin gezip görülecek yerlerinin tanıtımı yapılabilir.
sayfa 19 en alttaki değerlendirme
1)şairlerin diğer insanlardan farklı duygular hissettikleri belirtilmiştir.Atatürkün sana verdiği önem anlatılmaktadır.
2)bboşluk doldurmaca
tanınmasında ,sanatlar ve sanat
3) D şıkkı olacak
Sayfa 20
1.Bilim ve Uzay bilimi fotoğrafları vardır.Edebiyat'ın bilim üzerindeki yerini ve ilişkisini anlatıyor olabilir.
2.Ay'a gidecek araçtan ve bu aracın nelerden yapıldığından bahsediyor.
3.Bilgi vermek amaçlı yazılmış olabilir.Evet kaynaklık etmiştir.Roman yazarken, yazdığı romanda bazı gerçeklere de yer veriyor ve bilim adamları Jules Verne'nin eserlerini inceleyerek buluş ve keşiflerin oluşmasında kolaylık sağlamışlar.
Sayfa 21
benzerlikler ve farklılıklar
benzerlikler=konusunun insan olması , dilin hepsinde ortak kullanılması
farklılıklar=yöntem farklı kullanılır,edebyatta amaç sanat ve güzellik yaratmaktır bilimde ise bir buluş açıklamaktır.
Sayfa 22
yorumlama-güncelleme
soru 3 ) edebi bir metindir sanat yapmak için yazılmıştır.
değerlendirme
1)d,d,y,d,d,y
2)C sıkkı
sayfa 23...
1)bilgi vermek amaççlı yazılmıştır.amacı sanat yapmaktır.
2)hayır dil insanaları birbiriyle anlaşmasını sağlar
Sayfa 26
8. Tarihi Özellikler --> Atlı ve göçebe bir medeniyet oluşturmuşlardır.
Sosyal Özellikler -->> düğün,matem,savaş,yaşayış,kullanılan dil ve dini inanış.
9.Memleketten uzak kalma , yalnızlık , yabancılık.
Sayfa 27
10. (noktalı yerlere gelecek kelimeler)
a. Edebşyat
b. Bilim
c. Felsefe
ç. Günlük Konuşma
Değerlendirme
1.y-d-d-d-y
2.d şıkkı
3.size kalmış
4.günlük-edebi-kültür
SAYFA 29
1. ESKİ TÜRK TOPRAKLARINI ÖĞRETMEK İÇİN VE BU BİR ÖĞRETİCİ METİN
2. OLMAZ ÇÜNKÜ BAZI KELİMELER EKSİK ÖRNEĞİN YÜKLEM YOK
3. -
4. İLK ANLAMDA KULLANILANLAR: BANKA MEMURUSUNUZ DEMEK
EVET EVET BANKA MEMURUYUM
YAN ANLAMDA KULLANILANLAR:SAYILARLA BOĞUŞURUM VS.
SAYFA 30
DEĞERLENDİRME
1. İKİ METİN BİYOGRAFİ
ANCAK a. nesnel b. ise özneldir
2. -
3. B
4. Edebi metinde
anlam bağı
Sayfa 35
Yorumlama - Güncelleme
1."Dönüş" adlı metindeki olay,dilin alıcıyı harekete geçiren işleviyle anlatılabilir mi? Nedenleriyle açıklayınız.
Cevap: Tamamen bu işlevle anlatamayız.Ama bazı bölümlerde bu işlev uygulanabilir.
2."Dönüş" metninin iletisi sizce nedir?Her metnin bir iletişim aracı olduğunu söyleyebilir misiniz?Bir hikâye ile gazete haberi aynı türden iletişim araçları mıdır? Niçin?
Cevap:Metnin iletisi 'Anne sevgisi'dir. Edebi metinlerde iletişim kuramayız.Çünkü her insanın duygu ve düşünceleri farklıdır.Bir hikâye ve gazete haberi aynı türden iletişim aracı değildir.Çünkü hikâye sanatsal , gazete haberi öğretici metindir.
3.Hikâyeden yan anlamda kullanılmış kelimeler bulunuz.Edebî metinlerde yan anlamın niçin tercih edildiğini açıklayınız.
Cevap:Ağaçlara soğuk vurmuş,Karanlığa üflemek ... Edebi metinlerde okuyucunun sezgisine ve anlayışına bırakılacak kelimeler vardır .
4.-
Değerlendirme ~
1. Cevap: D
D
D
Y
D
D
2. Edebî metnin oluşturulma nedeni nedir?
Cevap: Edebî metinlerin oluşturma edenleri ilk olarak sanat yapmaktır.
3.Aşağıdaki iletişim araçlardan hangisi diğerlerinden farklıdır?
Cevap: B.Roman
4.Aşağıdaki cümleleri bu konuda öğrendiğiniz bilgilere göre tamamlayınız.
Cevap:
-Edebî eserler yan anlam içerir ve her okuyuşta yeni anlam değerleri kazanır .
-Edebî metin anlamlı dil birliklerinden oluşur.
Sayfa : 36- 37
Hazırlık ~
1.Edebî eserlerde okuyucunun anlayışına bırakılan cümleler vardır.Bu eserde 'gökkuşağını beline dolamak' gerçek anlamda kullanılmamıştır.
2.Edebî eserde gerçeği olduğu gibi anlatmaz.Gerçek kurgulanarak ve yorumlanarak yazılır.
İnceleme ~
1.Metinde anlatılanların gerçek hayatta yaşanması mümkündür.Yazar anlattığı herşeyi yaşamış olması gerekmez.Gerçeği yorumlayarak anlatabilir.
2.Mümkün değildir.Çünkü 17. yüzyılda plakalar ve dikiz aynalarına rastlamamız mümkün değildir.O döneme ait yaşayış tarzından söz edilmiştir.
3.Metinlerde tanıtılan mekân Ankara'dır.Hayır aynı sözlerle tanıtılmamıştır.2.metin tarihi metindir.3.metin de psikoloji biliminden yararlanılmışdır.
4.Sözü edilen kişi Selim'dir.Bu metinde Selim'in duygu ve düşüncelerinden yararlanılmıştır.İnsanların her türlü etkinliği işlenebilir.
5.-
Sayfa : 38
Yorumlama ve Güncelleme
1.-
2.Kahramanların olağanüstü özellikleri vardır.Çevremizde böyle kişileri görmemiz mümkün değildir.
3.Bilim verilerinden yararlanmamıştır.Günümüzde oluşturulsaydı daha farklı biçimde oluşturulurdu.Çünkü edebî metinler yazıldıkları dönemin özelliklerini yansıtır.
Değerlendirme ~
1. E. Edebî metin teknik gelişmeleri olduğu gibi aktarır.
2.Diğer bilgi ve bilim alanlarının ortaya koyduğu veriler edebiyatın oluşumuna kaynaklık eder.
Edebî metinde günlük hayattaki yaşanan tüm olaylar tam olarak yer almaz.
3.Edebî metinlerde okuyucunun sezgisi ve anlayışına bırakılan kelimeler vardır.Metinlerde ise böyle bir anlatım yoktur.
4. Tamamen aynı özelliklere sahip değildir. ama özellikleri birbirlerine benzer.
5. Y
D
D
D
Y
[Bu ödevler [blogkafem.blogspot.com] tarafından derlenmiştir.]
Sayfa : 39
I.Ünite Ölçme ve Değerlendirme Soruları ~
1. Etkilenen nesne gerçek,sanat eseri ise kurgulanarak,yorumlanarak yapılmış bir kurmacadır.
2. D. Bilgilendirme amaçlı olması
3. A. Paleontoloji = Fosil Bilimi
4. -
5. Resim - Çizgi ve renk
Roman - Söz
Heykel - Taş
Şarkı - Ses
(Olarak eşleştirilecektir.)
6. Duygu ve heyecanı dile getirme - Heyecana Bağlı İşlev
Göndergeyi olduğu gibi ifade etmek - Gödergesel İşlev
İletinin iletisini kendinde taşıma - Şiirsel İşlev
Dille ilgili bilgi verme - Dil Ötesi İşlev
(Olarak eşleştirilecektir.)
7. Aynı amaçla kullanılmaz.Tarih metni öğretici metin , tarihî roman ise edebî metindir.
8. Okuyunun sezgisine ve anlayışına bırakıldığında her okuyucu için farklı anlamlar içerir.Farklı yorumlara sebep olur ve okunmasına katkı sağlar.
9. Edebî metinde her okuyucu farklı yorum çıkardığı için okuyucu ve eser arasında iletişim gerçekleşir.
10. -
Sayfa : 42
İnceleme ~
1. O dönemdeki islam inancını değişik şekillerde çağırdığını anlatarak o döneme ait dinî görüşünü şiire yansıtmıştır.Benzetmelerden yararlanmıştır .Dağlar ile taşlar ile,seherlerde kuşlar ile ...
2. Birinci dönemdeki sanat anlayışı : 'Sanat , toplum içindir ' görüşünü benimsemiştir.Halkın anlayacağı sade dil kullanılmıştır.
İkinci dönemdeki sanat anlayışı : 'Sanat , sanat içindir ' görüşünü benimsemiştir.Halkın anlaması önemli değildir.
-Namık Kemal'in şiiri birinci döneme aittir.
3. Kaside de insanların hak,adalet,hürriyet düşüncesini benimsediğini anlatıyor.Cenge Giderken ' de savaş döneminde neler yapacağını anlatıyor.
Sayfa 43
2. metin
-Birinci dönemdeki sanat anlayışı:Sanat toplum içindir.Şiirde hak , adalet , özgürlük gibi kavramlar işlenmiş edebiyata yeni türler kazandırmıştır.
-İkinci dönemdeki sanat anlayışı:Sanat sanat içindir.Abdülhamit'in istibdad dönemine denk geldiği için sanatçılar kendi işlerine kapanmışlar.Bireysel yer vermişlerdir.
3. metin-3. soru
-Kaside , arız ölçüsüyle yazılmıştır.Şiirlerini ağır bir dille yazmıştır. Cenge Giderken , hece ölçüsüyle yazılmıştır. Milliyetçilik(türkçülük) akımından etkilenmiştir.Şiirlerini sade bir dille yazmıştır.Milli edebiyat dili ozanlarındandır.
[Bu ödevler [blogkafem.blogspot.com] tarafından derlenmiştir.]
Sayfa 44
Yorumlama-Güncelleme
1. soru
-Tanzimat şairleri divan şiiri gelenekleriyle yetiştirildiği için ağır bir dil kullanmıştır.
2. soru
1. metin:Sözlü edebiyatta gelişen tasavvufi türk edebiyatıdır.Dili sadedir.8'li hece ölçüsü vardır.Amaç topluma hitap etmektir.
2. metin:Aruz ölçüsü kullanılmıştır.Tanzimat edebiyatı geleneğiyle yazılmıştır.Şekil ve biçim ölçüsüyle kasidedir.
3. metin:Sade bir dil vardır.Milli edebiyat geleneği içinde yazılmıştır.Milliyetçilik akımından etkilenmiştir.Amaç topluma hitap etmektir.
Değerlendirme
1. soru(boşluklara gelecek kelimeler)
-dönemden
-sosyal ve kültürel
-edebiyatını
-islamın
2. soru
C şıkkı
3. soru:yapamadım
4. soru(doğru-yanlış)
D
D
Y
.....
4.
Sayfa 45
Hazırlık
1.Metinlerden 2.metni daha ahenkli okuruz.Çünkü kelimeler birbiriyle ses ve anlam bakımından etkileyici bir bütün oluşturmuştur.
2.Türkü de anlatılmak istenen duygu ve düşünceleri daha etkili bir biçimde anlatırız. Yazdığımız düz metinde ise söyleyiş tarzımız değişir.
İnceleme
1.Anlatılmak istenen duygu ve düşünceleri daha etkili bir biçimde ifade edilebilmesi için ses tonunu değiştirerek okuruz.Bundan dolayı iki arkadaşımız da farklı ses tonu ile okur.
2.Evet iki metinde de ahenk vardır.Bu iki metnin söylenişleri aynı değildir. Çünkü konular farklıdır.1.metin coşkulu ,2.metin sevinçli ifade ederiz.
[Bu ödevler [blogkafem.blogspot.com] tarafından derlenmiştir.]
Sayfa 48
1=Şiirde ritim kafiye , ölçü ve ses tekrarıyla sağlanır.
2=C şıkkı
3=C şıkkı
4=D , Y , Y
5=Her edebi ESERİN kendine özgü bir AHENK ve RİTİM anlayışı vardır.
Şiirde ÖLÇÜ ve SES TEKRARI ahenk unsurudur.
6=Tam olarak bilmiyorum ama ahenk çapraz kafiye ile sağlanmış olabilir.
Değerlendirme
1=Şiir dili düz yazı dilinden SANATLI BİR SÖYLEYİŞ olduğu için farklıdır.
İmge sınırlı olan VARLIKLARLA sınırsız olan HAYALLER için doğmuştur.
Söz sanatı ile imge DAHA SINIRLI olduğu için birbirinden farklı anlatım biçimidir.
Şiir dilinde KELİMELER için çağrışımı önemlidir.
İmge soyut OLAN VARLIĞI SOMUTLAŞTIRMAK için olmuştur.
Şiir anlam için değil AHENK için yazılır.
2=İmge ,hayal gücü demektir. Şiirde şairin kendine özgü mecazi anlatımıyla ahenk sağlanır.
3=B şıkkı
4= -
Sayfa 49
Hazırlık - Tema
1-) Her edebi eserde iletilmek istenen bir mesaj vardır . Bu mesaja tema denir . Temayı bulmak için " Sair bu şiiri neden yazmıştır?" sorusu sorulur.
2-) Tema siirin dışında da soyut bir kavram ve düşünce olarak vardır.
Sayfa 50
3-) Tarih , şeref , şiir . . .
Anlama Ve Yorumlama
3-) Kutuları çapraz bir şekilde eşleştireceksiniz .
4-) Şiirin ismi " Yavrum " olmalidır .
Sayfa 51
1.ikiside yanlış.2.boşluk doldurmada tema aşktır.3.cevap A'dır.4.tema ölümdür.
2.TEMANIN GERÇEKLİKLE İLİŞKİSİ VARDIR.ŞİİRİN TEMASI BAYRAK SEVGİSİ
3.BAYRAKBİR SÜSE,KIZ KARDEŞİNİN GELİNLİĞİNE,ŞEHİDİN SON ÖRTÜSÜNE,SAVAŞIN KARTALINA VEÇİÇEGE BENZETİLİYOR
Ölçme ve Değerlendirme
1-Y,Y
2-karşılıksız aşk
3-E
4-ölümden sonra doğaya dönme isteği
Sayfa 53
Değerlendirme
1=Şiir dili düz yazı dilinden SANATLI BİR SÖYLEYİŞ olduğu için farklıdır.
İmge sınırlı olan VARLIKLARLA sınırsız olan HAYALLER için doğmuştur.
Söz sanatı ile imge DAHA SINIRLI olduğu için birbirinden farklı anlatım biçimidir.
Şiir dilinde KELİMELER için çağrışımı önemlidir.
İmge soyut OLAN VARLIĞI SOMUTLAŞTIRMAK için olmuştur.
Şiir anlam için değil AHENK için yazılır.
2=İmge ,hayal gücü demektir. Şiirde şairin kendine özgü mecazi anlatımıyla ahenk sağlanır.
3=B şıkkı
4= -
Sayfa 58
1.Boşluk doldurma
Şiirin birimi(üçlük,bent,beyit)
Şiirde(özlem) duygusu hakimdir.
Şiirin dili (sade bir türkçe)
Şiir(cumhuriyet)döneminde yazılmış olabilir
2:B
3:nazım birimi etkilidir
4:D,Y,Y,Y,D
Sayfa 59 - Hazırlık
1.Karacaoğlan'ın şiirinde ölüm teması , Anonim şiirde ise ayrılık teması işlenmiştir.
Sayfa 6o
Ölçme Değerlendirme
1-)Y,D
2-)Anlam , aynı tema
3-)E
Sayfa 61
Tablo - Tema ;
- Soyut kavramlardır.
- Şiirden çıkarılacak duygudur.
- Geneldir.
- En az bir yada iki kelime ile anlatılır.
Sayfa 62
Ölçme ve Değerlendirme
1. E
2. C
3. Bir şiir hangi dönemde yazılırsa yazılsın yazıldığı dönemin şartlarından etklinildiği için, yazılı dönemle bir ilişkisi bulunmaktadır.
4. -boşluk doldurma--> D, D, Y, Y
Sayfa 63 - Hazırlık
1)Kulak verinki zaman,tahtayı kemiriyor... bunlar şiire çok önemli anlamlar katmıştır...
2)Ewet gerçek hayattan uzak
3)1.Resim Daha Gerçekçidir... Renkler Daha Açıktır...
4)Şiir Yalnızlıgı anlatıyor...
Sayfa 64
1. anlam bozulur şiiri temasını oluşturan kelimler şiirden çıkarılırsa anlam bozulur .Şiirin anlamı enellikle son dörtlükte olur bu şiirden son dörtlük çıkarsa anlam bozulur. Veda şiirinin teması ayrılık
2. Şiir bir edebi metindir edebi metinlerde sözcüklere yeni anlamlar yüklenerek bir üst dil özelliği kazandırılır.
3.Veda metni halk edebiyatı şiir geleneği ürünüdür çünkü hece ölçüsü ile yazılmıştır ve dili sadedir.Ses metni ise divan edebiyatı şiir geleneği ürünüdür çünkü aruz ölçüsü kullanılmıştır ve dili ağırdır.(arapça ve farsça kelimler ve tamlamalar vardır)
Sayfa 77
Değerlendirme
1. C. Şairin belli bir sanat anlayışına bağlı olması
2.
D
D
Y
Y
D
3. Tema
4. Kendi hayatını anlatmak zorunda değildir.Kendi hayatını işlemesede şiire yansır.
5. Dil,din,ırk,yaşadığı ortam,kültür ve dünya görüşleri ister istemez yansıtır.
Sayfa 78
1. Yöresel kıyafetli bayanlar, köy ortamı , güzellik.
2.
Ok
Yavuz Sultan Selim Hân'ın önünde
Ok atan ihtiyar Bektaş Subaşı,
Bu yüksek tepeye dikti bu taşı
O Gaazî Hünkâr'ın mutlu gününde..
Vezir, molla, ağa, bey, takım takım,
Güneşli bir nîsan günü ok attı.
Kimi yayı öptü, kimi fırlattı;
En er kemankeşe yetti üç atım.
En son Bektaş Ağa çöktü diz üstü.
Titrek elleriyle gererken yayı,
Her yandan bir merak sardı alayı.
Ok uçtu, hedefin kalbine düştü.
Hünkâr dedi 'Koca! Pek yaman saldın,
Eğerçi bellisin benim katımda,
Bir sır olsa gerek bu ilk atımda.
Bu sihirli oku nereden aldın? '
İhtiyar elini bağrına soktu,
Dedi ki: 'İstanbul muhâsarası,
Başlarken aldığım gazâ yarası,
İçinden çektiğim bu altın oktu!..'
(Manzume)
Farklar :
-Şiirde anlatılanları düz yazı ile ifade edemeyiz.Manzumede anlatılanları düz yazı ile ifade edebiliriz.
-Şiirde olay örgüsü yoktur.Manzumede olay örgüsü vardır.
-Şiirde bireysellik, duygu ve çağrışım ön plandadır.Manzumede toplumsal konular , yaşanmış ya da yaşanabilecek konular işlenir.
-Şiirde çok anlamlılık ve imge ağır basarken manzumede sözcükler genellikle gerçek anlamında kullanılır.
-Manzumeler genellikle didaktik metinlerdir.
3. Birinci metinde hikayeye benzeyen bir anlatım vardır.
Sayfa 83
4.etkinlk
kuşun kanadını tedavi ettirdi = gerçek anlam
Uçağın kanadında arıza çıktı = yan anlam
Kırıldı kanadım kaldım çaresiz = mecaz anlam
Takımın sağ kanadı bu maçta iyiydi = terim anlam
Sayfa 84
3.Macera başlamak üzereymiş o gün,
Sürücelmiş bu ateş yıllarca ... istiare yapılmıştır benzetilen ateş
4.Bir ruh o derin bahçede ...ruh kelimesi insan sözcüğü yerine kullanılmıştır mecazı mürsel yapılmıştır
5.Ey benim sarı tamburam,
sen ne için inlersin?
içim oyuk.... hem mecaz hem gerçek anlamını düşündüren sözcükler vardır tamburanın içi gerçekten oyuktur ayrıca kişi mecaz olarak içim oyuk derken derdini ifade etmek istemiştir kinaye sanatı yapılmıştır
6.hediye namıyla bir şey gönderme.... Huzuri
şair burada cimri ve bencil birisini eleştirmektedir "komşun evi yanar iken söndürme" derken tam tersini imalı bir şekilde ifade etmek istiyor yani tariz sanatı yapılmıştır
Sayfa 85
6.etkinlik
örnekler mecaz çeşidi mecazın nasıl yapıldığı
Kara günümde elimden tuttu = mecaz = kara kelimesi gerçek anlamın dışında
Ani bir üzüntü.... = istiare = alev gömleği aşık olmya benztlmiş
Kır ata nal mı dayanır?.... = kişileştirme = dağların uykdn uyndrlması teşhs yplmıs
Ayağını yorganına göre uzat = kinaye = hem gerçek hem mecaz...
Hafız Osman... = istiara = bezetilen ışık benzeyen hafız osman
Mor menekşe ... = intak , teşhis = menkşe konşturlmş ve insn kşiliği almış
Her nereye.... = tariz = tam tersini dmk istemis
Böyle çalışırsan.... = tariz = aslında olamayacağını ifade etmktdir
Gönlüm gibi... = teşhis = gönlünü nameye(mektuba) benzetmiş
Evden izin almadan... = M.Mürsel = ev derken aile demeke iistiyor
Şişler hazır... = m.mürsel = şişler derken etlerden kastediyor
sayfa 86
2.ünite ölçme değerlendirme: 1-Y,D 2-didaktik 3-modern şiir 4-D 5-telmih6-E 7-D 8-E 9-E 10-A
SAYFA 86:
1-boşluklar
*mecazı mürsel
*kişileştirme
*temel anlam
*açık istiare
2-D,Y,D
SAYFA 87
3-E
4-A
5-D
6-A
7-C
SAYFA 88
8-D
9-D
10-C
Sayfa 91
1)yazı yazmaktan elim koptu,yazın piknikte top oynuyoruz
bagdan üzüm topladık.bag evinde annenlermi var
ayşegül bize geldi
arkadaşıma gül aldım
3 etkinlik)yaşı eş sesli
güçlü)eş anlamlı
aglrım)zıt anlamlı
eşimiz)yakın anlamlı 80 ölçme değerlendirme
SAYFA 93
1.soru
A)Türkü:anonim
B)Balıkçı :Cumhuriyet dönemi
C)Gazelivan
D)Çakıl:Modern
E)Ağustos çıkması:modern
cevap C'dir.
2.soru D'dir.
3.Soru :Bir olay örgüsünün verilmesi.
4.soru:Kafiye,ahenk,ölçü vb.
5.soru:
D
D
Y
D
Y
Y
Y
Y
6.SORU:Boşluk doldurma:
Şiir dili .........[imge] diline dayanır.
Şiir yazıldığı dönemin ........[ekonomik]...........[sosyal] ve kültürel hayatından izler taşır.
Şiir ..........[ölçü],.........[vurgu],kafiye ve .........[tonlama] akışı ahengin oluşmasında yardımcı olur.
Şiirde .........[kelimeler] yeni anlamlar kazanır.
Şiirde anlam okurun ...........[düşüncelerine]göre değişebilir.
Sayfa 95=3.soru C'dir.
4.Soru:C'dir.
5.Soru'dir.
10.Soru:
imge:Şiire ait
Öğreticilik:Manzumeye ait
11.Soru:B'dir.
Sayfa 95
3.soru:C
4.Soru:C
5.Soru:D
10.Soru: imge:Şiire ait //Öğreticilik:Manzumeye ait
11.Soru:B
sayfa 161-162
1-C
2-C
3-C
4-C
5-B
6-D
7-C
8-A
D
Y
D
Y
Y
Y
Y
6.SORU:Boşluk doldurma
Şiir dili .........[imge] diline dayanır.
Şiir yazıldığı dönemin ........[ekonomik]...........[sosyal] ve kültürel hayatından izler taşır.
Şiir ..........[ölçü],.........[vurgu],kafiye ve .........[tonlama] akışı ahengin oluşmasında yardımcı olur.
Şiirde .........[kelimeler] yeni anlamlar kazanır.
Şiirde anlam okurun ...........[düşüncelerine]göre değişebilir.
SAYFA 99
1. Bir balıkçının oğlunun sultanla evlenmesi ve ardından yaşananlar metnin olayıdır.
2. Metindeki olay zamanı belirsizdir.Mekan olarak da Mısır, saray gibi mekanlar vardır.Metnin türü masal olduğu için zaman ve mekan çoğunlukla belirsizdir.
3.Balıkçı ve sultanın hangi ülkenin insanı olduğu belli değildir. Metinde böylesi bir bilgi yoktur.
4. Metindeki olağanüstü olaylar şunlardır:
v Sultanın kocasının balıkçı olduğunu başına kakınca balıkçı kocasının konuşma yeteneğini kaybetmesi
v Celladın ipi sultanın boynuna geçirince sultanın saçlarının dökülmesi
SAYFA 100
5. Metindeki yerleri haritada gösteremeyiz; bunlar hayali, kurmaca mekanlardır.
6. Metindeki gerçeğe uymayan durumlar ve olaylar:
v Sıçanın otları yemesiyle eski halinden on kat daha iyi olması,
v Malçı’nın da aynı ottan şifa bulması…
v Altı kulaklı aygırın varlığı…
v Atın sihirli olması ve konuşması ,
v Atın Malçı’ya ad vermesi, kendi adını da değiştirmesi,
v Malçı’nın şarkı söylemesiyle kurumuş yerlerin yapraklanması , ağaçların yapraklanmaya başlaması
7. Doğal bir durum değildir ;çünkü bu yetenekler gerçekliğe uygun değildir...
SAYFA 101
8. Hepsinde tasvirlere yer verilmiştir.Betimlemelere örnekler…
Balıkçı Güzeli adlı metinde “Bunun çok güzel, civan gibi bir oğlu varmış.”
Malçı Mergen metninde “ Ak ormanlık dağın koltuğunda , yer altı suyunun kenarında , sayılamayac kadar mal besleyen dağ gibi serveti besleyen altı köşeli keçe evinde Aybıçı adlı bay yaşarmış…”
“O en güzel sevgi” metninde ise “Kırmızı ışıklı reklam yazıları ya da THY’nin o kocaman beyazlı , açık mavili reklamı bu sis içinde çok kötü gözüküyordu…”
9.Balıkçı Güzeli’nde duyulan geçmiş zaman (miş’li geçmiş zaman ) ve geniş zaman kipi ; Malçı Mergen’de görülen geçmiş zaman (di’li geçmiş zaman) ve geniş zaman ; O En Güzel Sevgi metninde (görülen geçmiş zaman) kipi kullanılmıştır. Masallarda genelde duyulan geçmiş zaman kipi, öykülerde ise görülen geçmiş zaman kipleri kullanılır.
10. Metinlerin benzer yönleri yapısının olay örgüsü, yer , zaman ve kişi unsurları üzerine kurulması ; hepsinin edebi metin olmasıdır.
Farklılıkları :
Karagöz Oyunu gösterme amacıyla diğerleri anlatma amacıyla yazılmıştır.
1.metnin türü masal , 2.metnin türü masal 3.metin ise öyküdür.
11. Karagöz oyunu adlı metindeki olayın kişileri Karagöz ve Hacivat’tır. Metin göstermeye bağlı bir metin olduğu için karşılıklı konuşmalara yer verilmiştir.Diğer metinlerde de karşılıklı konuşmalara yer verilebilirdi.
SAYFA 102
12. Ah Şu Gençler adlı metin sahnede canlandırılabilir. Bu metinlerden Karagöz Oyunu ve Ah Şu Gençler metninde yay ayraç içinde açıklamalar vardır.Bu açıklamalar oyun sahnelenirken oyuncuların yapmaları gereken hareketleri göstermek içindir.
13. Tiyatro metinleri karşıklı konuşmaya dayanmaktadır.Karagöz oyunu geleneksel Türk tiyatrosu olduğu için bu oyundaki olaylar belirli tipler arasında geçmektedir.
14. Ah Şu Gençler metninde olaylar altı kişi arasında geçmektedir.
SAYFA 103 ile Sayfa 120 Arası
1.Kullanılan unvanlar:
Padişah
Sultan
Bay
Kağan
Hanım
Bu unvanlar kişileri daha iyi tanıtmak için kullanılmıştır.
2.Tanık olduğumuz olayları görülen geçmiş zaman duyduğumuz olayları “duyulan geçmiş zaman”kipiyle anlatırız.
3. 3.metinde “ O EN GÜZEL SEVGİ “ metninde günümüzde görebileceğimiz bir manzara betimlenmektedir.
6. ANLATMAYA BAĞLI EDEBİ METİNLER
§ Masal
§ Destan
§ Halk hikayesi
§ Mesnevi
§ Manzum hikaye
§ Hikaye
§ Roman
DEĞERLENDİRME
A. edebi , anlatmaya ve göstermeye
b. masal, destan , halk hikayesi, hikaye ve roman …
c. göstermeye bağlı edebi metinler tiyatro türlerini oluşturur.
d. meddah, ortaoyunu, köy seyirlik oyunu
e. sahne
2. Anlatmaya bağlı eserlerde uzun ve kurallı cümleler kullanılırken göstermeye bağlı eserlerde günlük konuşma dili kullanılır. Cümleler daha açık ve kısadır. Söylenen sözün izleyici tarafından anlaşılması beklenir .Bunun için daha açık ve kısa cümleler kullanılır. Konuşma dilinin canlılığı sahnede yansıtılır.
3. D
4.Tiyatroda oyuncuların metinde yazar tarafından belirtilen sahne dekor ve kostüm özellikleri ile metindeki yönlendirme ifadelerinden farklı şekilde canlandırması mümkündür; fakat yeni düzenlenmeyle ortaya çıkan oyun yazarın düşlediği , anlatmak istediğinden çok daha farklı olacaktır.Çünkü bütün bu unsurlar, metnin ayrılmaz bir parçasıdır.Bu ögeleri değiştirmek yazarın tasarladığı kurguyu zaafiyete uğratacağından oyunun bütünlüğü de bozulacaktır.
Anlatmaya Bağlı Edebî Metinleri İnceleme Yöntemi
3. metin
AKSOYLU TİMSAHA KARŞI
Aisopos (Ezop)
4. metin
KOCA DUHA OĞLU DELİ DUMRUL’UN HİKÂYESİ
Anonim
b. “Aksoylu Timsaha Karşı” ve “Koca Duha Oğlu Deli Dumrul’un Hikâyesi” adlı metinlerin ortak yönlerini aşağıya yazınız.
b. Olağanüstü özellikler vardır.
İnsan dışındaki varlıklar eserlerde kişi olarak kullanılmıştır.
Olay örgüsü, yer, zaman ve kişi unsurundan oluşmuştur.
Edebi metin özellikleri gösterirler.
Kullanılan kelimeler mecaz ve yan anlamlıdır.
Bir anlatıcısı vardır.
c. Bu metinlerin anlam ve birimlerini belirleyiniz. Anlam birimlerini belirlerken olay, kişi, mekân unsurlarının metinde nasıl kullanıldıklarından hareket ediniz.
c. Kişi, mekan ve zaman unsurları birleşerek metin olay örgüsünü oluşturmuştur.
ç. Bu metinlerin anlam birimlerini belirlerken metnin hangi unsurlarının bir arada bulunması gerektiğini belirtiniz.
Ç. Olay örgüsü, yer, zaman, kişi…
d. Metnin anlam birimleri arasında nasıl bir ilişki vardır? Belirtiniz.
d. Bu anlam birimleri arasında en önemlisi olay örgüsüdür. Zaten bu metinlerin diğer ismi olay çevresinde gelişen edebi metinlerdir. Olay örgüsü; yer, zaman ve kişinin birleşiminde oluşur.
e. Bu metinlerin olaylarını tespit edip metinlerin kaçar olay içerdiğini belirtiniz.
e. Birden fazla iç içe geçmiş durumdadır.
7. “Adaya Vapur” adlı metni okuyunuz. Metnin kenarlarında boş bırakılan yerlere paragraflardaki olayları yazınız.
7.İstanbul’da Adalara giden bir adamın vapur içindeki düştüğü durumu anlatır. Memur olmaya giden roman kahramanımız gittiği yerde nerde kalacağınız ve neler yapacağınız düşünürken bir güzel kız gelir ve ona gemini Adalar’a gidip gitmediğini sorar. O da bilemez, kızarır, utanır ve gemideki diğer insanlar komik duruma düşer.
8. Sınıfınızda dört gruba ayrılınız. “Adaya Vapur” metnindeki olayların nedenini ve bu olayların sonucunu bularak olay örgüsünü çıkarınız ve şemalaştırınız. Grup sözcüleri, gruplarının hazırladığı olay örgüsü şemasını tahtaya çizsin. Çizilen şemalardaki benzerlik ve farklılıkları bulunuz.
8.
· Çocuğun memur olarak atanması
· Gemiyle Adalar’a gitmesi
· Yol boyunca nerde kalacağını ve akrabalarıyla ilgili durumları düşünmesi
· Kendisini bekleyen bütün belirsizliklere rağmen neşesini ve mutluluğunu koruması
· Şehirli güzel bir kızın buna bu gemi Adalar’a gidiyor mu diye soru sorması
· Cevap veremeyen kahramanımız utanması ve komik duruma düşmesi
9. “Aksoylu Timsaha Karşı”, “Koca Duha Oğlu Deli Dumrul’un Hikâyesi” ve “Adaya Vapur” adlı metinlerin yazarları gördükleri, duydukları vb. olayları konu olarak işlerken ne gibi değişikliklerle vermişlerdir? Metinlerden örneklerle açıklayınız.
9. “Aksoylu Timsaha Karşı”, “Koca Duha Oğlu Deli Dumrul’un Hikâyesi” ve “Adaya Vapur” yazarlar kendi hayatlarında gördükleri konuları eserlerine alırlarken olduğu gibi anlatmazlar. Onları kendi içlerinde değiştirerek kurgulayarak anlatırlar. Olduğu gibi anlatmak bilimsel ya da öğretici metinlerin işi olarak göze çarpar. Ama yazarlar kurmaca gerçekliği kullanmak zorundadır.
10. “Adaya Vapur” adlı metindeki karşılaşma yaşanmamış olsaydı hikâyenin sonu aynı şekilde mi biterdi? Yazar kendi istediği gibi bir son oluşturabilmek için mi olay örgüsünü böyle düzenlemiştir? Tartışınız. Tartışmanız sonucunda hikâyelerde olay örgüsünün hangi amaçla düzenlendiğini belirtiniz.
10. Aynı şekilde yaşanmazdı. Çünkü yazar olayın sonucu bu karşılaşmaya bağlamıştır. Buna göre düzenlenmiştir. Hikayedeki olayların düzenlenme elbette ki bir şeyler öğretmek değil, olayları, durumları ve düşünceleri anlatıp estetik zevk vermek için yazılmıştır.
11. “Aksoylu Timsaha Karşı” adlı metinde olduğu gibi tilki ve timsahın soylarıyla, geçmişleriyle övünmeleri mümkün müdür? Bu metinde yazar, insanlarla ilgili hayal, tasarı ve izlenimlerini nasıl dile getirmiştir? İnsana özgü gerçekliğin bu metinde verilirken değiştirilip değiştirilmediğini tartışınız. Tartışmanız sonucu oluşan fikri tahtaya yazınız.
11.Mümkün değildir. Anlatılmak istenenin hayvanlar üzerinden alegori yapmıştır. İnsana özgü gerçeklik kişileştirme yoluyla ele alınmıştır.
12. “Aksoylu Timsaha Karşı”, “Koca Duha Oğlu Deli Dumrul’un Hikâyesi” ve “Adaya Vapur” adlı metinlerdeki olayların benzeri olaylar çevrenizde yaşanıyor mu? Bu olayları yaşayan insanlara benzer kişiler çevrenizde yaşıyor mu? Normal hayatta yaşanan gerçeklikle edebî metinlerde anlatılan gerçekliğin benzerlik ve farklılıklarını aşağıya yazınız.
12. “Aksoylu Timsaha Karşı”, “Koca Duha Oğlu Deli Dumrul’un Hikâyesi” metinlerinde olay çevremizde rastlanmazken “Adaya Vapur” metnindeki olayın benzerine çevremizde rastlayabiliriz. Adaya Vapur metnindeki kişilere var ama diğerlerini göremeyiz. Normal hayatın gerçekliği ile edebi metinlerin gerçekliği aynı olmaz. Normal hayattaki gerçeklik net ve nesnelken edebi metinlerdeki gerçeklik kurmaca olup göreceli yani özneldir. Yoruma açıktır.
13. Aşağıdaki tipler, “Aksoylu Timsaha Karşı”, “Koca Duha Oğlu Deli Dumrul’un Hikâyesi” ve “Adaya Vapur” adlı metinlerin hangisinde vardır? Karşısına yazınız.
13.
Yalan söyleyen, övünen : Aksoylu Timsaha Karşı
Dobra konuşan : Koca Duha Oğlu Deli Dumrul’un Hikâyesi
Sonunu hesaplamadan konuşan, cahil : Koca Duha Oğlu Deli Dumrul’un Hikâyesi
Geleceğe ilişkin hayalleri olan ama bazı insanlar yüzünden hayallerinden vazgeçen : Adaya Vapur
14. “Adaya Vapur” adlı metindeki gencin arkadaşı, olayların içinde hangi özelliğiyle yer almıştır? Buna göre “arkadaş”a tip mi karakter mi diyebilirsiniz? Nedenleriyle açıklayınız.
14. Olayların akışına yardımcı olmak amacıyla figüratif kadro olarak yer almaktadır. Burada arkadaş tip’tir. Çünkü bütün özelliği ile benzer nitelikteki insanlara tip denir. Yani buradaki insana benzer çok sayıda kişiyi görebilmekteyiz.
15. Aşağıdaki metinlerdeki olayların geçtiği mekânları aşağıya yazınız.
15.
Aksoylu Timsaha Karşı : Su boyunda
Koca Duha Oğlu Deli Dumrul’un Hikâyesi : Kuru bir çay üzeri, ev gibi mekanlar…
Adaya Vapur :Gemi
Yazdığınız bu mekânların hangisini haritadan gösterebilirsiniz? Bu mekân metinde ayrıntılı olarak anlatılmış mıdır? Mekân bir binada mı, bir sokakta mıdır? Ayrıntılı olarak tasvir edilmiş midir? Niçin?
“Aksoylu Timsaha Karşı”, “Koca Duha Oğlu Deli Dumrul’un Hikâyesi”ndeki yerleri gösteremeyiz ama Adaya Vapur metninde izah edilen gösterebiliriz. Yine Adaya Vapur metninde ayrıntılı olarak anlatılmışken bu mekanlar diğer iki mekan tasvirler çok verilmemiş. (Olayların nerde geçtiği sorusuna yukarıda cevap verilmiştir.)
16. “Aksoylu Timsaha Karşı” adlı metindeki tilki ile timsahın su boyunda buluştuğu ve ikinci metindeki Deli Dumrul’un çayın üstüne köprü yaptırdığı zamanı gün, ay ve yıl olarak belirtiniz. Metinlerdeki zaman gerçek yaşamdaki zaman gibi niçin tarihe, saate dayanmıyor? Görüşlerinizi belirtiniz.
16. Hangi zaman diliminde olduğunu bilemiyoruz. Zaman kavramları saat, tarih olarak verilmemiştir.
17. “Koca Duha Oğlu Deli Dumrul’un Hikâyesi” adlı metnin kişileri, zamanı ve mekânı hakkındaki düşüncelerinizi yazılı olarak anlatınız, yazdığınız metni sınıfta okuyunuz.
17. Deli Dumrul, hikayenin gerçek kahramanıdır ve bütün olaylar onun etrafında şekillenir. Diğer karakterler ise asıl kahramanımıza yardımcı niteliğe sahip kişilerdir. Mekan kuru bir çayın üzerinde ve evde geçmektedir. Zaman ise net olarak bilinmemektedir.
18. “Adaya Vapur” adlı metindeki memur ile bir gündüz vakti İstanbul arasında bir bütünlük var mıdır? “Aksoylu Timsaha Karşı” adlı metindeki tilki niçin memur olma hayali kuramıyor? Açıklayınız.
18. Aksoylu Timsaha Karşı metnindeki insana ait gerçeklik insan dışındaki varlıklarla ifade edildiği için onlar memur olma hayali kuramazlar. Adaya Vapur metnindeki kişilerse günümüzdeki insanlarla uyum sağlamaktadır.
19. Aşağıdaki şemayı “Adaya Vapur” adlı metne göre doldurunuz.
Olay: Memur olma hayali bir gencin birilerinin yapmış olduğu davranışlar yüzünden hayallarin vaz geçip vaz geçmeme durumunda bir gencin hikayesi
Kişi / Kişiler: Genç, güzel kız, teyze, vapurdaki diğer insanlar, gencin arkadaşı
Zaman: Yaz mevsimi
Mekân: İstanbul , Adalar, Gemi ,Sirkeci
Şemaya yazdığınız ögeler olmasaydı hikâyedeki iletide ne gibi eksiklikler olurdu? Açıklayınız.
Kişi, yer, zaman birleşip olay örgüsünü meydan getirir. Bu üç özellikten bir eksik olursa olay örgüsü eksik kalır ve üç özellikten biri değişirse olay örgüsü de kendiliğinden değişir.
3.Ünite: Anlatmaya Bağlı Edebî Metinleri İnceleme Yöntemi (Sayfa 112,113,114,115,116,117,118,119,120)
Anlatmaya Bağlı Edebî Metinleri İnceleme Yöntemi
6. metin
BOŞ BİLGİ
20. “Boş Bilgi” adlı masalın olaylarını ve temel çatışmasını bularak aşağıya yazınız.
20. Pin Man isimli gencin en büyük tutkusu kimsenin yapmadığı işi yapmaktır. Bunun için ne yaparım diye düşünürken ejderha yapmaya karar verir. Birinden bunun eğitimini alır. Beş yıl boyunca çok ağır koşullarda bu işi yapar ama bu işi öğrendikten sonra işe girmek isterr. Şehre geldiğinde bir tüccar ne işi yapabileceğini sorar. Ejderha avcılığı yapacağını söyleyince kimse böyle bir ihtiyacı olmadığı için işsiz kalır.
Temel Çatışma: Faydalı ve Faydasız Bilgi
Temel Çatışma: Faydalı ve Faydasız Bilgi
21. Sıraladığınız olaylardan ve masalın başlığından yola çıkarak masalı meydana getiren birimlerin ortak paydası nedir? Bulunuz. Bulduğunuz ortak paydayı metnin teması diyebilir misiniz? Niçin?
21. Olay örgüsü, yer, zaman, kişi , anlatım ve temel çatışmadır. Bütün bunlar başlıkla birlikte temayı ele verir.
7. metin
KOCAÖKÜZ’ÜN ÖLÜMÜ
22. “Koca Öküz’ün Ölümü” adlı metnin temasını ve bu temayı besleyen düşünceleri aşağıya yazınız.
22. Teması “Koca Öküz’ün Ölümü”dür. Bu temayı besleyen düşünceleri olay örgüsünün hikayenin başından sonuna kadar öküzün kaybolması ve ölüsünün bulunması üzerine kurulmuştur.
23. “Koca Öküz’ün Ölümü” adlı metinden, yazıldığı dönemdeki köylülerin yaşamı hakkında neler öğrendiniz? Bu bilgiler metnin temasıyla hangi yönlerden ilişkilidir?
23. Hayvancılıkla geçiniyorlar, fakir bir yaşamaları var. Yaşamları kendi yetiştirdikleriyle sağlayan insanlar. Öküzün ölümü fakir olan aileyi çok etkilemiştir çünkü ellerinde en önemli varlıklardan biridir ki temayı ve köylülerin yaşamını birbirinden ayrı düşünemeyiz.
24. “Boş Bilgi” ve “Koca Öküz’ün Ölümü” adlı metinlerin hangisinin teması döneminin sosyal yaşamını ve düşünce tarihini daha iyi yansıtmaktadır? Nedenleriyle açıklayınız.
24. Koca Öküz’ün Ölümü daha iyi yansıtmıştır. Çünkü diğer metinde anlatılan daha evrensel bir konu olup hemen hemen her devirde boş bilgi konusuna değinilebilir ama Koca Öküz’ün Ölümü metninde konu ve tema sadece o dönemin sosyal yaşamı anlatmaktadır.
25. “Alişimin Kaşları” ve “Bin Bir Gece Masalları” adlı metinleri okurken metinlerdeki olayları kimlerin gördüğüne dikkat ediniz. Olayları gören kişinin anlatımıyla metinlerin altındaki boşluklara birer paragraf ekleyerek hikâyeyi ve masalı devam ettiriniz.
25.
8. metin
ALİŞİMİN KAŞLARI
9. metin
BİN BİR GECE MASALLARI
26. “Alişimin Kaşları” adlı metnin anlatıcısı yazar mıdır? Anlatıcı kurmacanın içinde varlığı söz konusu olan bir kişi midir? Tartışınız. Tartışmanız sonucunda belirlediğiniz anlatıcıyı tahtaya yazınız.
26. Edebî metinlerde anlatıcı, kurmacanın sınırları içinde varlığından söz edilen kişidir. Anlatıcı, yazar ile kurmaca metin arasındaki kişidir.
27. “Bin Bir Gece Masalları” adlı metnin anlatıcısı Şehrazat mıdır, masalı yazıya geçiren kişi midir? Bu metni birinci tekil kişi ve ikinci tekil kişinin ağzından anlatınız. Anlattığınız metin, masalın anlatımına niçin benzemedi? Görüşünüzü belirtiniz.
27. Burada anlatıcı Şehrazat’ın ağzından anlatan kişidir. Şehrazat değildir. Üçüncü bir şahıstır. Bu metni birinci tekil kişi ve ikinci tekil kişinin ağzından anlatılamaz; çünkü o merkezli bir anlatım kullanılmıştır.
10. metin
ANNE KALBİ
I. “Yüksekkaldırım’da hayat başlamıştı. Dükkânının camlarını temizleyen bir radyocu, gazetesini aldı, çayını söyledi, simitçiyi beklemeye başladı. Tünelden, sıcak sıcak bir makine kokusu yayıldı.”
(c. Paragraftaki anlatıcı, bir kamera tarafsızlığıyla olup biteni ifade ediyor. Gözlemci, anlatıcının bakış açısıyla olayı anlatıyor. n )
II. “Alaaddin’in anası böylece satmak için lambayı alıp gidecekken onu pek kirli bulmuş ve Alaaddin’e ‘Oğlum, ilkin pek kirli olan bu lambayı temizleyeyim; böylece daha parlak olur, daha da fazla para getirir!’ demiş.”
(a. Paragraftaki anlatıcı her şeyi biliyor. İlahî bakış açısıyla olayı anlatıyor. )
III. “Tam on iki yıldır senden haber alameyordum. Ah, ne kadar özledim seni… Geceleri hep düşüme giriyorsun… Ağlayıp duruyorum akşam sabah, garip garip, ‘Ahmed’im, yavrum!’ diye diye.”
(b. Paragraftaki anlatıcının bilgisi, kahramanların birinin bilgisiyle sınırlıdır. Kahraman, anlatıcının bakış açısıyla olayı anlatıyor. n)
28. Yukarıdaki paragrafların anlatımını a, b, c seçeneklerinde verilen bilgilerle eşleştiriniz.
a. Paragraftaki anlatıcı her şeyi biliyor. İlahî bakış açısıyla olayı anlatıyor. n
II. “Alaaddin’in anası böylece satmak için lambayı alıp gidecekken onu pek kirli bulmuş ve Alaaddin’e ‘Oğlum, ilkin pek kirli olan bu lambayı temizleyeyim; böylece daha parlak olur, daha da fazla para getirir!’ demiş.”
b. Paragraftaki anlatıcının bilgisi, kahramanların birinin bilgisiyle sınırlıdır. Kahraman, anlatıcının bakış açısıyla olayı anlatıyor. n
III. “Tam on iki yıldır senden haber alameyordum. Ah, ne kadar özledim seni… Geceleri hep düşüme giriyorsun… Ağlayıp duruyorum akşam sabah, garip garip, ‘Ahmed’im, yavrum!’ diye diye.”
c. Paragraftaki anlatıcı, bir kamera tarafsızlığıyla olup biteni ifade ediyor. Gözlemci, anlatıcının bakış açısıyla olayı anlatıyor.
I. “Yüksekkaldırım’da hayat başlamıştı. Dükkânının camlarını temizleyen bir radyocu, gazetesini aldı, çayını söyledi, simitçiyi beklemeye başladı. Tünelden, sıcak sıcak bir makine kokusu yayıldı.”
29. “Alişimin Kaşları”, “Bin Bir Gece Masalları” ve “Anne Kalbi” adlı metinlerin hangisine tasvirlere hangisinde tahlillere, hangisinde açıklamalara yer verilmiştir? Metinlerin anlatıcıları bu anlatım tekniklerini kullanırken dile nasıl bir değer yüklemişlerdir?
“Matbaanın kapısındaki gürültü biraz hafifledi.”
“Boğaz vapurları diğer yandan köprüye yaslanmışlar, tatlı bir sabah uykusuna dalmışlardı.”
“Amanın dünyalar benim oldu.”
“… selam göndermişsin.”
29 Bunlar dile mecazi anlamlar yüklemiştir. Bunların yapılmasındaki amaç anlatılan kişi, eşya ya da duruma karşı detayları daha iyi anlatmaktır.
30. Yukarıdaki cümlelerde koyu yazılmış kelimeler hangi anlamlarda kullanılmıştır? İncelenen metinlerde dilin hangi işlevi ön plana çıkmıştır? Özellikle “Anne Kalbi” adlı metinde sizin duygularınızı etkileyen cümleler var mıdır? Böyle anlatımda dil hangi işlevdedir? “Anne Kalbi”, “Bin Bir Gece Masalları” ve “Alişimin Kaşları” adlı metinleri birbirinden ayıran dil özellikleri nelerdir?
30. Heyecan Bildirme işlevinde kullanılmıştır. Kullanılan kelimelerle anlatıcının kullanmış olduğu ifadeler bu üç metni birbirinden ayırır. Mesela Bin Bir Gece Masalları’nda anlatım diğerlerinden farklıdır.
31. Bildiğiniz bir yeri anlatınız. Anlatımınızda “Alişimin Kaşları” adlı metindeki gibi benzetmeler, mecazlar, çok anlamlı, yan anlamlı kelimeler kullandınız mı? Sizce metinlerin dili konuştuğunuz dilden ne gibi farklılıklar gösteriyor? Metinlerden örnekler vererek soruyu cevaplandırınız.
31. Cevabı size kalmış…
32. “Alişimin Kaşları” ve “Anne Kalbi” adlı metinleri tabloda verilen ölçütlere göre inceleyiniz. Metinlerden bu ölçütlere uyan örnekler bularak yazınız. Örnek bulamadığınız bölümü boş bırakınız.
32.
Ölçütler | Alişimin Kaşları | Anne Kalbi |
Ünlemlere ve yansıma seslere yer verilmiş. | xxx | |
Deyimler, tamlamalar, kalıplaşmış sözler kullanılmış. | xxx | |
Çok anlamlı kelime ve kelime grupları kullanılmış. | xxx | |
Yöresel konuşma dilini veren kelimeler kullanılmış. | xxx | |
Sıfatlar kullanılmış. | xxx | xxx |
Benzetmeler yapılmış. | xxx | xxx |
Duyguları ifade eden kelimeler kullanılmış. | xxx | |
Kurallı cümleler kurulmuş. | xxx | |
Haber cümleleri kullanılmış. | xxx | |
Sebep sonuç bildiren cümleler kullanılmış. | xxx |
11. metin
KALEVALA
33. “Kalevala” adlı metinde şiir ve düz yazının birlikte kullanılmasının nedeni ne olabilir?
33. Bir destan özelliği taşır. Destanlar en eski metinlerdir. Anlatımın olduğu yerler düzyazıyken ozanların dile getirildiği bölümler şiir şeklinde söylenerek anlatıma akıcılık ve etkileyicilik kazandırılmıştır.
34. “Kalevala” adlı metindeki olaylar, olayları yaşayan kişiler hangi olağanüstü özelliklere sahiptir? Metindeki olağanüstü özellikler metnin oluşturulduğu tarihî dönemdeki insanların yaşayışları ve inançları hakkında hangi bilgileri edinmenizi sağladı?
34. “Gökyüzünde yaşayan hava tanrıçası İlmatar, sudan ve rüzgârdan hamile kalır. Coşkun denizlerin sularında yıllarca çalkalanır, ıstırap çeker. Efsanevi bir kuş, İlmatar’ın dizine yuva yapar ve yumurtalarını buraya bırakır. Yumurtalar kırılınca denize dökülür. Yumurtaların parçalarından gökyüzü, güneş, ay ve bulutlar oluşur. İlmatar da yeryüzünü yaratır. Otuz yıl sonra ölümsüz ozan Vainamoinen (Veynemöynen)’i doğurur.”
Yukarıda anlatılan bölüm bunun olağanüstü bir metin olduğunu gösteriyor. Hangi dönemde yazıldığı ve yaşadığı dönemle ilgili bilgiye gelince destanlar mitolojik dönemde yazılırlar , toplumların ilkel döneminde dile getirilirler.
35. a. “Kalevala Destanı”, Elias Lönnrot tarafından 1827-1837 yılları arasında Fin topraklarında derlenmiş ve 1849’da yayımlanmıştır. Sizce destandaki olaylar 1800’lü yıllara mı yoksa daha önceki yıllara mı aittir? Bunu nereden anladınız?
a. Daha önceki yıllarda aittir. Çünkü buradaki olağanüstü özellikleri dile getirmek için insanların mitolojik dönemde yaşaması gerekir. İlkel toplumlarda meydana gelir. Özellikle dünyanın bir kuş yumurtasından yaratıldığı fikri bu ilkel dönemin zihniyetini gösterir.
3.Ünite: Anlama Yorumlama
(Sayfa 132 ile Sayfa 133 Arası)
ANLAMA – YORUMLAMA
1. “İntibah” adlı romanın kahramanı Ali Bey’in kültürlü bir genç olarak yetiştirilmeye çalışılmasının nedenleri neler olabilir? Günümüzde de iyi yetişip sosyal yaşantıyı ya da çevreden gelebilecek kötülükleri bilmeyen gençler var mıdır? Böyle gençleri bekleyen tehlikeler nelerdir?
1. Ali Bey, iyi yetiştirilmek isteniyor, çünkü babası yok ve aile olarak eğitim öğretime önem veren bir ailedir. Bu ailenin en önemli özelliği olarak eğitim ve kültüre önem vermeleridir. Abli Bey, kültürlü yetişince hem kendisine hem de içinde yaşadığı topluma faydalı bir insan olması istenmektedir. Günümüzde de Ali Bey gibi iyi yetişip sosyal yaşantıyı ya da çevreden gelebilecek kötülükleri bilmeyen gençler var. Bu tarz gençler özellikle çeşitli ideoloji ve fikirlerin veya içindeki yetiştiği toplumun özelliklerine uymayan bir yaşam tarzını benimseyerek topluma ters düşebilmekteler.
2. Tanzimat Dönemi romanları genellikle İstanbul’da yaşanan olayları konu edinir. Sizce bunun sebebi nelerdir?
2. Tanzimat Döneminde roman yazarları sadece İstanbul’u bilirler ve oranın dışında yaşamayı sürdürmemişlerdir. Dolayısıyla yazar içinde bulunduğu anlatacağı için romanlarda mekan olarak sadece İstanbul geçer. İstanbul’un dışına daha sonraki yıllarda yani Milli Edebiyat döneminde çıkılır.
3. Günümüz saati ile “İntibah” romanının kahramanı Ali Bey’in gezmeye çıktığı saat arasında kaç saat fark vardır? Tanzimat Döneminde niçin alaturka saat kullanılıyordu? Bu saat sistemi ne zaman, niçin değişti?
3. Alaturka saat, ayrı bir saat değil ayrı bir ayar aslında, akşam güneş batışıyla saatinizi 12:00′ye ayarlıyorsunuz, ertesi gün aynı şekilde yine ayarlıyorsunuz. Dikkatli olmak gerek, çünkü bu saat ayarı standart değil, güneşin batışı her akşam değiştiği için, her gün düzeltmek zorundasınız. Bu saat sistemi Cumhuriyet’in ilanından sonra değişti. 1 Ocak 1926’tan sonra değişti. Bu sistemin değişmesinde en büyük neden Türkiye’nin değişen dünya sistemine uyum sağlaması için yapılmıştır.
4. Telgraf adlı metindeki olay günümüzde de yaşanabilir mi? Bu tür sorunlar nasıl çözümlenebilir?
4. Bütünüyle yaşanamaz ama halen bazı yerlerde su sıkıntısı vardır.
5. Telgraf adlı hikâyede köylüler önce suyu istiyor sonra istemiyorlar. Bu çelişki neden kaynaklanmaktadır? Köylüler suyu kullanma konusunda yeterince bilinçlendirilseydi bu çelişki yine de yaşanır mıydı? Açıklayınız.
5. Önce hiç olmadığı için istiyorlar fakat daha sonra da fazla fazla gelince istemiyorlar. Köylüler suyu kullanma konusunda yeterince bilinçli olmadıkları belli. Bilinçli olsalardı bu çelişki yaşanmazdı.
6. “Aksoylu Timsaha Karşı” adlı metinde tilki, timsahın ailesinin güreşçiliğiyle nasıl alay ediyor? Metnin sonunda niçin ders verici bir cümle yer almıştır?
6. Sırtının pütür pütür olmasında dolayı alay ediyor. Eğer ailen iyi güreşçi olsaydı sırtın yere gelmekten pütür pütür olmazdı diyerek alay ediyor. Metnin sonunda “Aklını başına devşirmeden bir işe girişenler, o işin üstesinden gelemedikleri gibi bir de ele güne karşı gülünç olurlar, üstlerine güldürürler herkesi. Akılsız başlarının cezasını çekerler.” diyerek verilmek istenen kıssadan hisseyi dile getiriyor.
7. Çok övünen insanlar, hangi durumlarda zorluk yaşayabilirler?
7. Çok övünmek ve kibir insana mutluluk getirmez. Bu tarz insanlar çevrelerinde pek sevilmezler ve bunlar kendilerini olduklarında farklı gösterdiklerinden dolayı gerçek ortaya çıkınca gülünç duruma düşerler.
8. Deli Dumrul, günümüz İstanbul’unda yaşasaydı köprü yaptırabilir miydi? Onu engelleyen kim ya da ne olurdu?
8. Hayır yaptıramazdı. Günümüzde devlet sistemi ve polisi veya jandarma gibi özellikler olduğu için bu tarz şeylere izin verilmezdi. Günümüzde herkesin yaptığı işler belli sistemlere göre ayrılmış. Bunun dışına çıkılması mümkün değil. Kurallar kaideler belli.
9. Deli Dumrul hikâyesinde manzum ve mensur bölümlerin iç içe olmasını ve olayların mensur, duyguların ise manzum bölümlerde verilmesinin nedeni nedir?
9. Metinlerin birbirinden etkilenmesi ile açıklayabiliriz. Daha önce destanlarda duygular böyle açıklanıyor ama zaman içerisinde yeni türler girse de edebiyatımıza bir öncekinden etkilenme oluyor.
10. Deli Dumrul niçin kılıç ve atla savaşıyor? Deli Dumrul’un yaşadıklarına göre bu hikâye hangi edebî döneme ait olabilir?
10. Bu hikaye 11 ve 15. Yüzyıl arasındaki olayları anlatıyor. Deli Dumrul hikaye Geçiş Dönemi Türk edebiyatı dönemine aittir.
11. “Adaya Vapur” metnindeki genç, İstanbul’a nereden gelmiş olabilir? Günümüzde bu gencin yaşadığı sorunu hâlâ yaşayanlar var mı? Bu insanların çektikleri sıkıntılar nelerdir?
11. İstanbul’un dışından ya da Anadolu’dan gelmiş olabilir. Vardır. Bu insanlar kırsal kesimden geldikleri için çevreye uyum sağlamakta sıkıntı yaşamaktalar ya da içine kapanık insanlar oldukları için uyum sağlamakta sorun yaşıyorlar.
12. “Adaya Vapur” metnindeki genci İstanbul’dan ve memurluktan soğutan olay nedir? Gençle alay edilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
12. Gence soru soran bayanın onunla alaycı tavırları genci İstanbul’dan ve memurluktan soğutmaktadır.
13. “Adaya Vapur” metninde duygular mı yoksa olaylar mı daha ön planda verilmiştir? Neden?
13. Duygulara hitap eden bir metindir. Durum hikayeciliği ile yazılmıştır. Nedeni ise buradan neler dolup bittiğinden ziyade var olan durum karşısında kişinin ne hissettiği önemlidir.
14. “Boş Bilgi” adlı metnin kişisi Pin-Man’ın kimsenin yapamayacağı bir iş arayışında olmasının sebepleri neler olabilir? Sizin böyle bir tutkunuz var mı? Böyle bir tutku, her zaman Pin-Man’ın yaşadığı gibi zararlı mıdır? Neden?
14. Herkesten farklı görünme isteğidir. Bu tutku zararlı olmasa da bazen insanlar o kadar uğraşıp sonunda hiçbir elde edemeyebiliyorlar.
15. “Koca Öküz’ün Ölümü” adlı hikâyedeki Yusuf nasıl bir kişiliğe sahiptir? Yusuf ve babası Koca Öküz’ün ölümüne üzülüyorlar mı? Seviniyorlar mı? Bu olayda Yusuf’un takındığı tavır onun kişiliğiyle nasıl ilişkilendirilebilir?
15. …
16. Yusuf ve babası, Koca Öküz’ü ararken kendi çektikleri sıkıntıları niçin hatırlıyorlar?
16. Kendi yaşamı ile öküzün yaşamı arasında bağlantı kuruyor. Çalışma ve ezilme yönünden …
17. Koca Öküz’ün “ruhunun boyunduruktan kurtulması” sözünden ne anlıyorsunuz?
17. Her türlü esaretten kurtulma olarak anlayabiliriz.
18. “Boş Bilgi” ve “Koca Öküz’ün Ölümü” adlı metinlerin teması günümüzde nasıl yaşanabilir?
18.Bu iki metnin teması günümüzde de yaşanabilir, farklı şekilde olsa da konular değişik olunca bu iki tema evrensel olduğu için günümüzde de ele alınabilir.
19. “Boş Bilgi” ve “Koca Öküz’ün Ölümü” adlı metinlerin temasıyla ilgili bir karikatür ya da resim yapınız.
19. …
20. “Boş Bilgi” ve “Koca Öküz’ün Ölümü” adlı metinlerin temasının evrensel bir tema olup olmadığını tartışınız. Tartışma sonucu ortaya çıkan görüşü tahtaya yazınız.
20. Evrensel temalardır.
21. “Alişimin Kaşları” adlı metinde mekân tasvirlerine çokça yer verilmesinin sebebi ne olabilir?
21. Anlatılan olayın ve olayların geçtiği mekanları daha anlaşılır olması ve kişi ve eşyalara ait detayları ön plana çıkararak anlatımı etkili kılmak amacıyla çokça betimleme kullanılmış olabilir. Bir de anlatıcı kamera sessizliği ile yani gözlemci bakış açısıyla yazıldığı için ayrıntılı şekilde anlatılmalıdır..
22. “Alişimin Kaşları” adlı metinde anlatıcı niçin kamera görevi görmektedir? Metnin kişisi tasvirleri kendi anlatsaydı metindeki anlatım daha mı etkili olurdu? Niçin?
22. Metnin içinde biri anlatsaydı aynı etkiyi sağlayamazdı çünkü kahraman bakış açısında anlatıcı görebildiği ya da ulaşabildiği şeyleri anlatacağı için diğerlerine göre daha az anlatıma sahip olabilir.
23. “Alişimin Kaşları” adlı metindeki olaylar ne zaman yaşanıyor?
23. 20. yüzyılda 1960’lardan sonra yazılmış olabilir.
24. “Bin Bir Gece Masalları” adlı metnin kişileri kimlerdir? Bu kişiler hangi olayı yaşıyorlar?
24. Şehrazat, Alaaddin ve annesi vardır. Bunlar lambadan cin çıkıyor ve onların isteklerini yerine getiriyor.
25. “Anne Kalbi” adlı metni yaşlı bir kadın mı yoksa yazar mı yazmıştır? Sizce niçin böyle bir anlatım tercih edilmiştir?
25. Yazar metnin annenin ağzından kaleme almıştır. Böyle anlatımda anlatım kişilerinden biri olan annenin dile getirdiği özellikler diğerlerinden daha etkili olmaktadır.
26. Gözlemci bakış açısını kullanarak kısa bir hikâye yazınız. Yazdığınız hikâyeyi sınıfınızda okuyunuz.
26. Cevabı size kalmış…
27. “Kalevala” adlı metinden öğrendiklerinize göre Vainamoinen ile İlmarinen, Sampo’yu niçin çalmak istiyorlar?
27. Mutluluğu yakalamak için…
28. Sampo’nun yere kök salması ve onu sökmek için dev gibi bir öküzün kullanılması, normalde mümkün müdür? Destanı oluşturanlar niçin böyle bir anlatıma ihtiyaç duymuşlardır?
28. Değildir. Ama destanlar olağanüstü anlatıma vardır. Bunda da en büyük etken destanlar halkın ortak kültürü oldukları ve anonim olarak yazıldıkları için zaman içerisinde abartıya yer verilmektedir.
29. “Kalevala” V. yüzyıldan XII. yüzyıla kadar yaşanan değişik olayları konu edinen bir destandır. “Karıncalar” ise XX. yüzyılda yazılan bir hikâyedir. “Kalevala” ile “Karıncalar” hikâyesinin oluşması arasında yüzyıllar olmasına rağmen, iki metnin benzer yönlerinin olmasını neye bağlarsınız? Açıklayınız.
29. Metinler farklı yüzyıllarda ortaya çıksa da birbirlerinden etkilenir. Sonra ortaya çıkanlar daha önce ortaya çıkanların yapısı ve konusundan etkilenirler.
30. Belirsiz bir zamanda gerçekleşen bir olay hayal ediniz ve anlatınız. Anlatımınıza nasıl başladınız? Neden böyle bir anlatımı tercih ettiniz? Açıklayınız.
30. Cevabı size kalmış…
31. Günümüz filmlerinde destan, efsane, masal tarzında konuların işlenmesinin nedeni ne olabilir? Felsefe Taşı, Yüzüklerin Efendisi, Karayip Korsanları gibi filmlerin ilham kaynağı neler olabilir?
31. İçerik olarak eskiye yönelme ve onu alıp kullanma günümüzde çok yaygındır. Bu tarz filmlerde olağanüstü olay ve konular her zaman ilham kaynağı olmuştur.
32. “Ben” adlı metnin kahramanının psikolojik durumu hakkında bilgi veriniz. Siz benliğinizi aramak için neler yapardınız?
32.
33. “Ben” adlı metnin anlamı ile sizin metinden ne anladığınız arasında nasıl bir ilişki vardır? Açıklayınız.
33.Yoruma açık bir metindir ve farklı anlam yoğunluğu oluşturabilir.
34. “Ben” adlı metni beğenip beğenmediğinizi ve metinden farklı anlamlar çıkarıp çıkarmadığınızı belirtiniz. Metni beğenme ya da beğenmeme ölçütleriniz nelerdir? Metinden niçin farklı anlamlar çıkardınız? Belirtiniz.
34. Cevabı size kalmış…
35. “Ben”, “Alüminyum” ve “Be-Dîden-i Süheyl Be-Nakş-ı Kubbe” adlı metinlerin başlığı, paragrafları ve beyitleri birbiriyle anlam yönünden bütünlük taşıyor mu? Bu metinlerden bir bölümü çıkarırsanız anlam bütünlüğü hâlâ var diyebilir misiniz? Niçin?
35.Anlam yönünden bir bütünlük taşıyor. Çıkarırsanız anlam bütünlüğü bozulabilir.
36. “Ben”, “Alüminyum” ve “Be-Dîden-i Süheyl Be-Nakş-ı Kubbe” adlı metinlerde kullanılan dil, metinlerin yapısına ve anlamına uygun mu? Örneklerle açıklayınız.
36.
37. “Ben”, “Alüminyum” ve “Be-Dîden-i Süheyl Be-Nakş-ı Kubbe” adlı metinleri okurken hangisinde daha çok duygulandınız ve hangi duyguyu algıladınız?
37. Cevabı size kalmış…
38. Mesneviler manzum hikâyelerdir ve uzun şiirlerden oluşur. Okuduğunuz mesnevi, böyle bir şiirin kısa bir bölümüdür. Günümüzde niçin mesnevi yazılmıyor? Belirtiniz.
38.Günümüzde bu geleneğin yerini hikaye ya da roman geleneği almıştır. Artık mesnevi söyleme geleneği bitmiştir.
39. Olayları şiir gibi mi yoksa düz yazı gibi mi yazmak daha kolaydır? Tartışınız. Tartışmanız sonucu ortaya çıkan düşünceyi tahtaya yazınız.
39. Anlatacağınız olay ya da durumlara göre değişmekle birlikte mesnevi yazmak daha zordur.
40. “Çatışma” adlı hikâyeyi beğenip beğenmediğinizi nedenleriyle birlikte açıklayınız.
40. Cevabı size kalmış…
41. “Çatışma” adlı hikâyedeki olayın gerçekten yaşanması mümkün müdür? Babalık duygusunu yetişkin her erkek hissedebilir mi? Neden?
41. Mümkündür. Elbette herkes bu duygu hissedebilir. Çünkü hikayedeki olaylar insana özgü gerçekle ele alınmış ve bu şekilde anlatılmıştır.
42. “Çatışma” adlı hikâyede neden ölü bir kadın, yaşayan bir çocuk hayal ediliyor? Bu hayal yazara mı yoksa metnin kahramanına mı aittir? Tartışınız. Tartışmanız sonucunda metin-yazar ilişkisi hakkında vardığınız yargıları bir kâğıda yazarak sınıf panosuna asınız.
42. Metin ve yazar arasında bir ilişki var. Hikayeyi yazar kendi hayatından yola çıkılarak ele almıştır.
43. “Çatışma” adlı hikâye kaç bölümden oluşuyor? Hikâyede hayal ve gerçeğin iç içe verilmesi, hikâyenin anlamında nasıl bir farklılık oluşturuyor? Açıklayınız.
43.
44. Hayal ettiğiniz bir olayı hikâye olarak yazınız. Yazdığınız hikâyeyi sınıfınızda okuyunuz. Hikâyenizi ürün dosyanızda saklayınız.
44. Cevabı size kalmış…
45. Yazdığınız hikâye, yaşamınızdaki hangi özellikleri yansıtıyor? Açıklayınız.
45. Cevabı size kalmış…
3.Ünite Değerlendirme Soruları (Sayfa 134,135,136,137)
DEĞERLENDİRME
1. Aşağıdaki cümlelerden doğru olanların başına “D”, yanlış olanların başına “Y” yazınız.
( D ) Her metinde, yazıldığı dönemin zihniyetini yansıtan bir yön vardır.
( D ) Metnin yazıldığı dönemin zihniyeti denildiğinde eserde dönemin sosyal, ekonomik, siyasi yapısı gibi kavramlar akla gelir.
( Y ) Metnin yazıldığı dönemdeki sanat tartışmaları yazarı etkilemez.
( Y ) Yazar içinde yetiştiği sosyal ve kültürel hayatı anlatmak zorundadır.
( Y ) Metin her zaman kültür aktarıcısı değildir.
2. Aşağıdaki şemayı tamamlayınız.
METNİN ZİHNİYETİ | Sosyal Yapı |
Siyasi etkiler | |
Yazarın duygusu anlayışı, zevki | |
Ekonomik unsurlar | |
Dini hayat | |
Ahlaki hayat | |
Kültürel hayat | |
Dönemin diğer eserleri | |
3. Aşağıdakilerden hangisi metnin zihniyetiyle ilgili değildir?
A. Metnin yazıldığı dönemin kültürünü yansıtması
B. Metnin yazıldığı dönemin siyasi yapısını vermesi
C. Metnin bir olaya dayalı yazılması
D. Metnin yazarının belli bir sanat anlayışına bağlı olması
E. Metnin dönemin sanat anlayışına ve zevkine uygun yazılması
CEVAP:C
4. Aşağıdaki cümleleri bu bölümde öğrendiğiniz bilgilere göre tamamlayınız.
a. Anlatmaya bağlı metinlerin yapısı incelenirken OLAY örgüsü, KİŞİ, mekân veZAMAN ögelerinin nasıl verildiğine bakılır.
b. Anlatmaya bağlı metindeki OLAY örgüsü ile yaşanmış OLAYLAR birbirinden farklıdır.
c. Anlatmaya bağlı metindeki neden/SONUÇ ilişkisi olay ÖRGÜSÜNÜ oluşturur.
ç. Olay örgüsü okuyucuda DUYGUSAL etki uyandırmak amacıyla düzenlenir.
d. Günlük yaşamda yaşananların anlatılması KURMACA OLARAK dile getirir.
5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde mekân kavramı vardır?
A. “Sığırtmacın biri sürüsünü otlatırken bir dana yitirmiş.”
B. “Çocuklar yeni yeni ısınmaya başladıkları sırada, kapının üç dört defa hızlı hızlı çalındığını duymuşlar.”
C. “Bunu görünce zavallı değirmenci suratını asmış.”
D. “Erkek, salondan yemek odasına geçti. Odanın pancurlarını açarken karşılık verdi.”
E. “Muyo, şehadet parmağı ile kumun içinde derin bir çizgi çekti.”
CEVAP:
6. Anlatmaya bağlı metinlerde kişi ve mekânlar birbirleriyle nasıl bir bütünlükte verilmelidir?
6.
7. Masal, destan gibi anlatmaya bağlı türlerde zaman ve mekân niçin belli değildir?
7. Anlatılanlar evrensel nitelikte oldukları için okuyucu her dönem ya da her mekan öğütlerini alabilsin diye zaman ve mekan verilmez.
8. Masal, destan, hikâye, roman gibi edebî türlerin kişileri, her zaman insan olmak zorunda mıdır? Neden?
8. Değildir. Kurmaca gerçeklikle yazılan masal, destan, hikâye, roman türlerde insan dışındaki varlıklar da kullanılmaktadır ki masallarda da insan dışındaki varlıklar kullanılmaktadır.
9. Aşağıdaki cümleleri bu bölümde öğrendiğiniz bilgileri kullanarak tamamlayınız.
· Anlatmaya bağlı metinlerin teması bulunurken olay örgüsünü meydana getirenOLAYLAR arasındaki ÇATIŞMADAN hareket edilir.
· Anlatmaya bağlı metinlerde temayı destekleyen YAN UNSURLAR vardır.
10. Anlatmaya bağlı metinlerdeki tema, diğer sanat dallarında (resim, müzik, mimari vb.) da işlenebilir mi?
10. İşlenebilir. Mesela sevgi ya da nefret gibi temalar edebiyatta işlenebildiği diğer sanatlar dallarında da işlenebilir.
11. Temayı destekleyen düşüncelerin metindeki temel çatışma içindeki önemini açıklayınız.
11. Bir hikayenin oluşabilmesi olay olması gerekmektedir. Bu olay kişinin dış dünya ile çatışması olabildiği gibi iç çatışması da ele anılabilmektedir. Çatışmanın olmadığı yerde olay çevresinde gelişen edebi metin olmaz.
12. Aşağıdakilerden hangisi anlatmaya bağlı metnin temasıyla ilgili değildir?
A. Metnin sosyal hayatla ilgisi
B. Metnin başlığı
C. Metnin kişileri
D. Metnin temel çatışması
E. Metnin yan düşünceleri
CEVAP:C
13. Aşağıdaki ve 136. sayfadaki paragrafları kim, hangi bakış açısıyla anlatmaktadır?
KERKENEZ
Çocukluğumda çok sevdiğim bahçemizin dip köşesinde bir kaynak vardı. Yazın dereden avladığım balıkları getirip kaynağın sularına salardım. Annem benim o köşeyi sevdiğimi unutmamıştı, bizlerle ilgili hiçbir ayrıntıyı unutmazdı.
…
Adil YAKUBOV
(KAHRAMAN BAKIŞ AÇISI)
KAFDAĞI PADİŞAHININ KIZI
…
Hemen yola koyulmuşlar. Az gitmişler, uz gitmişler, dere tepe düz gitmişler. Uzun uzun yol almışlar. Nihayet büyük bir ormana ulaşmışlar.
Çocuk:
— Yoruldum, acıktım. Hem uykum da geldi. Önce yemek yiyelim, demiş. Ama yanlarında bir lokmacık olsun yiyecek yokmuş. Vezir ormana bir göz atmış.
…
Anonim
(GÖZLEMCİ BAKIŞ AÇISI)
BANDO TAKIMI
Kasabada uygun adımla öyle bir yürüyüşümüz var ki ilk gün, eh yani… Bir kez bizimle işi olan tüm vatandaşlar, ellerinde evraklarıyla peşimizde, acaba nerede fırsatını bulur da imzalatabiliriz diye. Onun ardından çocuklar, yürü babam yürü… Dön babam dön… Bilmem kaçıncı kez kasabayı fır dönmüştük ki İhsan Bey:
— Aman kalbim, dedi…
…
(İLAHİ BAKIŞ AÇISI)
Muzaffer İZGÜ
14. Aşağıdaki cümleleri bu konuda edindiğiniz bilgilere göre tamamlayınız.
· Metinlerin YAZARI anlatıcı değildir. Anlatıcı ANLATIMIN sınırları içinde varlığından söz edilen bir kişidir.
· Aynı olayı farklı biçimde anlatmaya BAKIŞ AÇISI denir.
· Anlatmaya bağlı metinlerde İLAHİ bakış açısı, KAHRAMAN anlatıcının bakış açısı ve GÖZLEMCİ anlatıcının bakış açısı olmak üzere üç temel bakış açısı vardır.
· Metinlerde birden çok ANLATICI ve bakış BAKIŞ AÇISI bulunabilir.
15. Anlatmaya bağlı metinlerde dil hangi işlevde kullanılır?
15. Heyecan bildirme işlevinde kullanılır.
16. Metinlerin dili, günlük hayatta kullandığımız dilden niçin farklıdır?
16. Metinlerde anlatım edebi dille kullanılır ve tasvirler, betimlemeler, kişi ya da eşyaya dair ayrıntılar edebi üslupla verilirken günlük hayatta konuşma dili ön plana çıkar.
17. Metinlerde anlatıcı, anlatımdaki dilin özelliklerini belirleyebilir mi? Niçin?
17. Belirleyebilir, mesela kahraman bakış açısı ile yazılan bir eserde kişinin içinde sosyal ve ekonomik yapısı dikkat alınarak metnin dili de değişebilir. Kahramanı köylü ise dili de ister istemez onun konuştuğu gibi olmalıdır.
18. Aşağıdakilerden hangisi metinle yazıldığı dönem arasında ilişki kurmaya yarar?
A. Metnin bir roman olması
B. Metnin dünyanın geleceğiyle ilgili bir temadan oluşturulması
C. Metnin çözüm bölümünün bulunmayışı
D. Metnin yazıldığı dönemin dil özelliklerini taşıması
E. Metinde tasvirlere çokça yer verilmesi
CEVAP: D
19. Aşağıdaki anlatmaya bağlı metin türlerinin tarihî oluşum sıralamasının hangisi doğrudur?
A. Masal, roman, halk hikâyesi, hikâye, destan
B. Destan, masal, halk hikâyesi, roman, hikâye
C. Destan, halk hikâyesi, roman, masal, hikâye
D. Roman, halk hikâyesi, hikâye, destan, masal
E. Masal, destan, halk hikâyesi, hikâye, roman
CEVAP: B
20. Aşağıdaki cümleleri bu konuda öğrendiğiniz bilgilerle tamamlayınız.
· Her metin kendi tarzında daha önce yazılmış birçok metinden ETKİLENİR ve kendinden sonra ORTAYA ÇIKAN metinlere KAYNAKLIK eder.
· Roman, hikâye vb. türlerin hepsi bir edebî GELENEĞE uygun olarak oluşturulurlar.
21. Edebî eser geleneği nasıl devam eder?
21. Yazılan edebi eserler birçok kişi tarafından beğenilip devamında ise benzeri eserler yazılıyorsa burada gelenek ortaya çıkar.
22. Edebî eseri yazan kişinin bağlı olduğu sanat anlayışı, edebî eserin hangi geleneğe göre oluşturulduğunu nasıl ortaya koyar?
22.
23. Aşağıdakilerden hangisi anlatmaya bağlı türlerin özelliklerinden biri değildir?
A. Olay örgüsüne sahip olması
B. Anlam bütünlüğü taşıması
C. Ana temaya bağlı olmaması
D. Anlatıcı teknikleri kullanılması
E. Zaman – mekân – kişi unsurlarının bulunması
CEVAP:C
24. Anlatmaya bağlı edebî metinleri yorumlarken aşağıdakilerin hangisine öncelik verilmelidir?
A. Metnin türünün ne olduğunun belirlenmesine
B. Metnin anlam birimlerinin ne anlattığının belirlenmesine
C. Metnin kaç sayfadan oluştuğunun belirlenmesine
D. Metnin konusunun belirlenmesine
E. Metnin kişilerinin karakter özelliklerinin belirlenmesine
CEVAP:B
25. İncelediğiniz bir metnin yapısı, anlatımı ve temasını nasıl ilişkilendirirsiniz?
25. Her metnin yapısı metnin teması ve içeriğiyle ilgilidir. Mesela yapı olarak masal olan bir metin anlatım olarak rivayet temelli olup zaman ve mekan kavramında uzak olur. Teması da iyi ile kötü üzerine kurulu olup evrensel temalar üzerine kuruludur.
26. Aşağıdaki cümleleri bu konuda öğrendiğiniz bilgilere göre tamamlayınız.
Birinci metin ………………………… temasında yazılmıştır. Bu tema ………………………. yönüyle ikinci metinden farklıdır.
Metin anlam yönünden incelenirken …………………… bakılır.
27. Aşağıdaki cümlelerin hangisinin anlamı daha açık ve yorumu daha kolaydır? Neden?
“Bunlardan alüminyum elde etmekte kullanılan en önemli bileşik boksit denilen maden filizidir.”
“Bu şehirde kendimi bir an için yabancı tasavvur etmek istemiştim, gerçekten yabancı olduğumu bilmiyordum.”
27.Üstteki metinlerden birinci cümle açık ve yorumu daha kolaydır. Çünkü öğretici metindir. Öğretici metinler açık ve net cümlelerle yazılı olur.
28. Aşağıdakilerden hangisi metin-yazar ilişkisini ortaya koyamaz?
A. Belli bir sanat anlayışının yansıtılması
B. Konunun günlük yaşamdan alınması
C. Yazarının bilinmesi
D. Döneminin sosyal, siyasi olaylarını yansıtması
E. Yazarın, kültürünü metne yansıtması
CEVAP: B
29. Bir yazar ile metin arasında ilişki kurabilmek için metinde neleri incelersiniz?
29. Yazarın hayatı ile eserleri karşılaştırırız. Eserleri anlattığı durumları kendi hayatında var mı yok mu anlamaya çalışırız. Metindeki olay ya da kavramların yazarın hayatında yeri olup olmadığı görmeye çalışırız.
30. Aşağıdaki cümleleri bu konuda edindiğiniz bilgilere göre tamamlayınız.
· Yazar ile METİN arasında ilişki kurulurken yazarın HAYAT hikâyesi bilinmelidir.
· Her yazar ESERİNDE kendi yaşamından izlere yer verir.
31. Aşağıdaki cümlelerden doğru olanların başına “D”, yanlış olanların başına “Y” yazınız.
( D ) Metnin dili ve anlatımı, yazar hakkında bilgi verir.
( D ) Metnin yazarı, eserin teması ve anlatım türünden belli olabilir.
( D ) Her metinde yazarın yaşamından izler vardır.
( D ) Metnin yazarını bilmek, metinle yazar arasında ilişki kurmaya yetmez.
( D ) Metnin bitiriliş şekli yazarı hakkında bilgi verir.Alıntı - edebiyatfatihi.blogspot.com sitesine internet dünyasındaki ödevlere katkılarından dolayı teşekkürler...
0 yorum: